Çekmeköy escort sakin ama dar sokakları, akşam vakti 24 yaşındaki Derya’nın ağır adımlarını taşıyordu. Hayat, onun için çocuk yaşta başlamış bir mücadeleydi. Babasını kaybetmiş, annesi ise hastalığı yüzünden çalışamaz durumdaydı. Küçük kardeşi ve annesinin ihtiyaçları, tüm yükü Derya’nın omuzlarına bırakmıştı.
Gündüzleri kafelerde garsonluk yaptı, temizlik işlerinde çalıştı. Ancak kazandığı para evin kirasını, faturalarını ve annesinin ilaçlarını karşılamaya yetmiyordu. Zorunluluk ve çaresizlik, onu istemediği bir hayata sürükledi: hayat kadınlığı. Bu onun seçimi değildi; sadece hayatta kalabilmenin bir yoluydu.
Geceleri Çekmeköy vip escort ara sokaklarında yürürken insanların bakışlarını hissediyor, kulaklarında fısıldaşmalar çınlıyordu. Utanç, korku ve yalnızlık içinde ilerliyordu, ama pes etmiyordu. Çünkü annesi ve kardeşi onun desteğine muhtaçtı. İçindeki umut, Derya’yı ayakta tutuyordu. Gündüzleri mahalledeki parka gider, gökyüzünü izlerdi. Gökyüzü, ona bir gün hayatının değişebileceğini hatırlatıyordu.
Derya’nın en büyük motivasyonu, kardeşi Cemil’di. Küçük kardeşinin okulunu tamamlaması ve iyi bir hayat kurması için her şeyi göze almıştı. Kendi götten hayallerini bir kenara bırakmıştı; çocukken resim yapmayı, bir gün kendi sergisini açmayı hayal ederdi. Ama hayat ona fırça yerine sorumluluklar vermişti. Yine de içindeki umut kıvılcımı hiç sönmedi.
Bir gece başına gelen kötü bir olay, Derya’nın hayatını sorgulamasına sebep oldu. Yanına yaklaşan bir müşteri onu tehdit etmiş, cebinde para olmadığını görünce şiddet göstermişti. Eve dönerken gözyaşlarını tutamayan Derya, annesinin yorgun ama sevgi dolu bakışlarını gördü. O an karar verdi: bu hayatı geride bırakacak ve başka bir yol bulacaktı.
Ertesi gün küçük bir temizlik götten işine başladı ve aynı zamanda yeni fırsatlar araştırdı. Zordu ama içindeki umut yeniden yanmıştı. Derya biliyordu ki hiçbir karanlık sonsuza kadar sürmez ve en fırtınalı gecenin bile bir sabahı vardır. Her gün, küçük bir adım atmanın büyük değişimlere yol açabileceğini kendine hatırlatıyordu.
Bir yanıt yazın